Anne! Elimi tut.

Yıllar geçiyor… Benim evlat sevgisine hasretim günden güne büyüyor. Ve ben hiç bir yerlere sığamaz hale geliyorum.

İşte tam bu sırada geldi arkadaşımın teklifi.

“Gönüllü anne olsan!?”… Evet, neden daha önce düşünemedim ki… Birden çok yavrum olurdu. Saçlarını tararım, ninniler söylerim, bağrıma basarım… Nasıl oluyordu ki acaba gönüllü annelik?

(Gönüllü anne olmaya karar vermem, gönüllü annelik yapan bir arkadaşımın da olduğunu öğrenmem, gönüllü anne başvurum, yuvaya gidip gelmelerim ayrıca bir yazı. Ama ben sizlerle ilk günümü paylaşacağım, anneler günün anısına.)

Yine bir sabah daha olmuyordu… Sabah olmayan ne çok gün geçti şu ömrümden; kimi endişe dolu, kimi umut, kimi korku, kimi sevinç… Okumaya devam et Anne! Elimi tut.